New York''''daki dar sokakta terk edilmiş bir bebek bulan Clayborne kardeşlerin hayatı birdenbire değişir. Bebeğe Mary Rose adını verip onu bir leydi gibi yetiştirmek adına Montana, Blue Belle''''e yönelirler. Aralarında kan bağı olmasa da orada bir aile olurlar. Ancak ansızın karşılarına çıkan bir yabancı onları ayırma tehdidi oluşturmaktadır...
Lord Harrison Stanford MacDonald belindeki silahla boş boş gezinmektedir, fakat çok geçmeden özünde bir centilmen olduğunu kanıtlar. Ağabeyler ona haydut bölgesinde nasıl hayatta kalacağını öğretirler, Mary Rose ise derin ve ümitsiz bir tutkuyla onun kalbine dokunur. Ancak kısa süre içinde yıkıcı gerçekler Mary Rose''''un kendisi, hayatı ve yeni keşfettiği aşkı hakkında bildiği her şeyi sorgulamasına neden olur.
Kurgusu beğendim ama açıkçası okurken bazı yerlerde sıkılmadan yapamadım.öyle betimlemeler yapıp öyle gereksiz detaylara girmiş ki bazı yerlerde ister istemez sıkılıyorsunuz.yinede hoş zaman geçirmek adına okunabilecek eğlenceli bir kitap derim.Lord Harrison Stanford MacDonald belindeki silahla boş boş gezinmektedir, fakat çok geçmeden özünde bir centilmen olduğunu kanıtlar. Ağabeyler ona haydut bölgesinde nasıl hayatta kalacağını öğretirler, Mary Rose ise derin ve ümitsiz bir tutkuyla onun kalbine dokunur. Ancak kısa süre içinde yıkıcı gerçekler Mary Rose''''un kendisi, hayatı ve yeni keşfettiği aşkı hakkında bildiği her şeyi sorgulamasına neden olur.
teşekkürler canım paylaşım için aklımızda bulunsun
YanıtlaSilsevgiler öptüm
Kitabın ismi güzelmiş.
YanıtlaSilPaylaştığın için teşekkürler canım.
ben bu yazarın bütün kitaplarına bayılıyorum alıp da beğenmediğim çıkmadı hiç:) çerez gibi kitaplar:)
YanıtlaSilben teşekkür ederim ilginize.keyifli okumalar..
YanıtlaSil