27 Aralık 2014 Cumartesi

Kitaplarda nerede kalmıştık?

okumaya devam :)



Peter QUİNN
KEDİLERİN ZAMANI
Yayınevi: Truva
Türü:Roman

Milyonlarca kez dile getirildi fakat ben bir kez daha söylemek istiyorum: Kitabı elimden düşüremedim. Kitabın dünyasında, asla unutamayacağınız canlılıktaki karakterlerin donattığı bir uçan halıyla, bin dokuz yüz otuzlu yılların sonunda, New York'la Berlin arasında gidip geliyorsunuz. Bu kitap, yüksek derecede gerilim taşıyan, iyilerin en iyisinin, kötülerin en canisinin resmedildiği bir romandır. Sırtınızı koltuğa yaslayın. Daha bir iki sayfayı bitiremeden, kendinizi uçan halının üzerinde bulacaksınız.
Frank McCourt, Angelas Asheskitabının yazarı

En başta, Peter Quinn'in, bu iyi kotarılmış dedektif romanında, Raymond Chandler'a hürmet ettiğini düşünebilirsiniz ama Kedilerin Zamanı, herkes gibi sizi de yanıltacaktır. Philip Marlowe'nun taptaze ve ukalaca yazılmış derinliklerinde, Irk Ayrıştırmacılığı Hareketi'nin, sadece Nazi Almanyası'nda değil, aynı zamanda, Amerika'daki Nazi kültüründe de kaynayan bir kazan olduğu, sır olmaktan çıkacak.
William Kennedy, 'Ironweed\ kitabının yazarı

Kedilerin Zamanı, kıvrak zeka ve entrikayı birleştirmiştir. Kitaplığınızın raflarından birinde, yüksek kalitedeki bu polisiye roman için, Hammet'in ve Chandler'in en iyi romanlarının yanında yer açın.
T. J. English, Paddy Whacked kitabının yazarı

Kedilerin Zamanı, tek kelimeyle harika bir roman: Üstün bir zekayla serimlenmiş, pürüzsüz bir dille yazılmış ve önemli bir şeyi konu edinmiştir... Romanda, olayların ve kişilerin temposu doruklara ulaşıyor. Kitabı okurken, bir sonraki olayın ne olacağını asla tahmin edemedim ama buna rağmen bir kafa karışıklığı da yaşamadım. Durmaksızın, şaşkınlığa uğradım.
Pete Hamill, 'Downtown: My Manhattan kitabının yazarı

Peter Quinn'in yazdığı Kedilerin Zamanı, polisiye roman geleneğinde en iyi örneklerden birini teşkil edecek şekilde büyüleyici ve atmosferi sürekli yüksek tutan bir gerilim yaratarak ortaya konmuştur. Quinn'in kusursuz tarihsel yoklamaları ve ustaca portre edimli karakterleriyle sürükleyici bir hava kazanmıştır.
Kevin Barker, Paradise Alley kitabının yazarı
4/4


Sessiz Kız

Tess Gerritsen

Yayınevi: Doğan Kitap

Tıp eğitiminden edindiği birikimi romanlarına yansıtmasıyla tanınan ünlü Amerikalı kadın yazar Gerritsen’in yeni romanı Sessiz Kız’da olaylar zinciri, Boston’ın Çin Mahallesi’nde, bir eli bileğinden kesilmiş genç bir kadın cesedinin bulunmasıyla başlıyor. Kadının üzerinden herhangi bir kimlik çıkmaz, cesedin yanında bulunan susturuculu tabanca ise kadının kiralık katil olduğunu düşündürür. Ve kadın dedektif Jane Rizzoli’nin giderek derinleşen araştırmaları, yıllar önce Çin Mahallesi’ndeki Red Phoenix adlı restoranda işlenen korkunç cinayetlere kadar uzanır.
Olayın on dokuz yıl önceki arka planında, restoranda aşçı olarak çalışan Wu Weimin’in, üç müşteriyi ve bir garsonu öldürdükten sonra intihar etmesi vardır. Ölen garsonun karısı Iris Fang, aşçının katil olmadığına inanmış, ancak kimseyi buna ikna edememiştir. Kocası öldürülmeden iki yıl önce ise 14 yaşlarındaki kızları Laura kaybolmuştur. Katliamdan sonra, aşçı Weimin’in kızı ile birlikte, öldürülen bir çiftin 16 yaşındaki kızları Charlotte da ortadan kaybolur.
Ancak Charlotte’un aile yapısı değişiktir. 14 yaşındayken annesi ile babası ayrılmış, annesi Dina, aile dostları Arthur Mallory ile evlenmiştir. Charlotte, babası Patrick’le yaşamaya başlamıştır ve iki ailenin arası çok iyidir. Restoranda öldürülen çift, Charlotte’un öz annesi Dina ile üvey babası Arthur’dur.
Yavaş yavaş açılan bir sır perdesiyle her zamanki gibi son derece sürükleyici bir romana imza atıyor Gerritsen.
Yazar hakkında
ABD’nin San Diego kentinde doğdu. Stanford Üniversitesi’nde antropoloji konusunda lisans yaptı, California Üniversitesi’nden tıp diploması aldı. New York Times’ın çok satanlar listesine giren Hasat ile tıbbi gerilim romanları yazmaya başladı. Yazarın Kemik Bahçesi, Mefisto Kulübü, Cerrah, Ruh Koleksiyoncusu ve Buz Gibi Soğuk adlı romanları da Doğan Kitap tarafından yayımlandı.
4/4

Altın
Chris CLEAVE
Yayınevi:Pegasus
Türü:Roman
Genellikle tam burada, size bu kitabın konusunu anlatırız, ama söz konusu Chris Cleave olunca işler biraz değişiyor. Çünkü eğer KÜÇÜK ARI'yı ya da KUNDAKÇI'yı okuduysanız onun kitaplarının konusunun, hikâyenin sadece bir kısmı olduğunu bilirsiniz; asıl hikâye, size nasıl hissettirdiklerinde saklıdır. ALTIN, hem fiziksel hem zihinsel açıdan, insan dayanıklılığının sınırları hakkında. Ağlayacaksınız.

ALTIN, bizi neyin başarıya götürdüğü ve başarı için neleri feda ettiğimiz hakkında. Hayatta olduğunuza şükredeceksiniz. ALTIN, her gün karşılaştığımız zorluklar hakkında; başkalarının şartlarına göre kazanmak ve kendi şartlarımıza göre galip gelmek arasındaki çelişki. Müteşekkir olacaksınız. ALTIN, yalnızca Chris Cleave'in anlatabileceği şekilde anlatılmış bir hikâye. Ve bir kere okumaya başladığınızda, bitiş çizgisine kadar yürek hoplatan bir serüven.

"Cleave, kadınları, özellikle de kırık kalpli kadınları büyük bir empati ve yetenekle yazıyor."
-The Oregonian-

"Altın'ın kalbi, ailelerimiz için yaptığımız fedakârlıklarda atıyor."
-Caley Anderson-

"Kimse bu kitabı okuyup şöyle hafif bir iç çekemeyecek. Israrla başkalarına okutmaya çalışacaksınız."
-Alex Heminsley, BBC 6-

 4/2
Banyan Ağacının Gölgesinde
Vaddey Ratner
Yayınevi:Aspendos

7 yaşındaki Raami için çocukluğunun yıkıcı sonu babasının gün ağarmadan eve dönmesiyle başlar. Babası, Kamboçya'nın başkenti Phnom Penh sokaklarını istila eden iç savaşın ayrıntılarını beraberinde getirir. Çok geçmeden ailenin muazzam derecedeki imtiyazlı dünyası devrim ve zorunlu göç karmaşasına karışır.

Sonraki dört senede Raami, ailesinin ölümü, açlık ve acımasız zorunlu çalıştırmaya göğüs gererken, çocukluğundan kalan tek bir ize dört elle sarılır. Babasının ona anlattığı hikâyeler ve şiirler. Hafızanın dertten ve idam için bir gerekçeden başka bir işe yaramadığı sistematik bir şiddet ortamında Raami, olasılık dışı bir hayatta kalma mücadelesi vermeye başlar.

Yazarın sıra dışı dil yeteneğini gözler önüne seren Banyan Ağacının Gölgesinde, hikâye anlatmanın üstün gücünü ortaya koymakla beraber insan direncinin ustaca anlatılmış bir öyküsünü sizlerle buluşturuyor.
(Tanıtım Bülteninden)
4/3

Paris'te Balayı
Jojo MOYES
Yayınevi:Pegasus

Jojo Moyes’in merakla beklenen kitabı Ardında Bıraktığın Kadın’la tanışmak için küçük bir başlangıç.
Âşıklar şehri Paris’te yeni evli iki çift…
Genç ve güzel Liv, 2002 yılında zengin ve çekici bir mimar olan David’le evlenir. Rüya gibi bir balayı geçirme hayaliyle Paris’e gelseler de beklenmedik bir sorun evliliklerini daha ilk günden sorgulamalarına yol açar. Acaba aralarındaki büyük aşk onları bir arada tutmaya yetecek midir?
1900’lerin başında ünlenen ressam Édouard Lefèvre, tabloları için kendisine modellik yapan Sophie’ye âşık olur. Bir kadına bağlanmayı daha önce asla aklından geçirmemiş olsa da Sophie’nin, hayatının kadını olduğuna inanıp ona evlenme teklif eder. Ancak genç Sophie kısa bir süre sonra evlilik hayatının beklediğinden çok daha farklı olduğunu, aşkı için büyük fedakârlıklarda bulunması gerektiğini anlar…
Farklı yüzyıllarda yaşanan kadın erkek ilişkilerini, sevgiyi ve evliliği anlatan Paris’te Balayı, büyük aşkların ölümsüz olduğunu kanıtlıyor.
“Mutlaka etrafınızdaki insanlara da okutmak isteyeceğiniz sımsıcak bir kısa roman. Moyes karizmatik, inatçı ve hayattan ne beklediğini bilen karakterler yaratıyor.”
-Independent on Sunday-
“Paris’te Balayı kahkahalar attırıyor, yoğun hislerle gülümsetiyor ve bir bebek gibi ağlatıyor.”
- Closer-
(Tanıtım Bülteninden)
4/3

   
                                                    Ardında Bıraktığın Kadın
                                                            Jojo Moyes
                                                         Pegasus Yayınları

Ardında bıraktığın kadını hatırlıyor musun? Paris'te Balayı devam ediyor…

Genç ve güzel Sophie, savaşa giden ressam kocası Édouard'ın yokluğunda ailesini ne pahasına olursa olsun korumaya kararlıdır. Ancak işlettikleri otel bir Alman komutan ile askerlerine hizmet vermek zorunda bırakıldığında huzurlu evleri, korku ve gerilimin yuvası haline gelir. Ve tehlikeli Alman komutan, Sophie'nin büyüleyici tablosuna tutkuyla bakmaya başladığında artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı anlaşılır…

Neredeyse bir yüz yıl sonra Sophie'nin göz alıcı tablosu Liv Halston'ın evinde asılı durmaktadır. Ölen kocasının hediyesi olan bu tablo, Liv için tüm anılarını gömdüğü bir hazine gibidir. Ancak şans eseri tablonun karanlık geçmişi gün yüzüne çıktığında Liv'in hayatı bir kez daha alt üst olmanın eşiğine gelir…

Ardında Bıraktığın Kadın… Ne pahasına olursa olsun sevdikleri için mücadele etmekten asla vazgeçmeyenlerin öyküsü…

"Tatlı acı romanların ustası Jojo Moyes büyük aşk hikâyelerini en karanlık noktalarıyla ele alırken okuyucusuna alışılmış mutlu sonlardan çok daha fazlasını sunuyor."
Entertainment Weekly-

"Lezzetli bir olay örgüsü, capcanlı bir hayal gücüyle yaratılan karakterler ve karşı konulmaz aşklar…"
-USA Today-

"Ardında Bıraktığın Kadın yüreğinize büyük bir darbe gibi inecek, baştan çıkarıcı bir roman."
-The Washington Post-

"Kararlı ve yürekli âşıkların romanı… Son sayfayı çevirine kadar dünyadan koptuğunuzu fark etmeyeceksiniz." Los Angeles Times
"Hataları, cesaretleri ve tutkularıyla Moyes'in karakterleri sizi bambaşka bir dünyaya davet ediyor."
-Library Journal-

"Yüz yıllık bir tablonun etrafında canlanan iki ölümsüz aşk hikâyesi… Bu romanı okumak sıradışı bir deneyim olacak."
-Booklist-
4/3



7 yorum:

  1. Çok ilginç romanlar Dolunay'cığım, tanıttığın için çok teşekkürler. :)
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sevgiler benden müjdem ve mutlu yıllar bu arada.

      Sil
  2. Süper vallahi. Ben bu aralar yine okuyamıyorum. Hatta hiçbir üretim yapamıyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. canın sağolsun dilekcim.sen önündeki yükü kaldır hepsini zaten yaparsın.çok öpüyorum seni.sevgiler..

      Sil
  3. Canım arkadaşım. Doya doya kitap okumayı özledim. Ama o günlrde gelecek. Yine süper okumuşsun. Bizim okuma etkinliğine katılabilirsin aslında :)
    ben katıldım bakalım berfinle neler yapacağım :)
    Çok öpüyoruz canım ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tabiki gelecek o günler gülayım.etkinlik vs olunca bende baskı yapıyor gülayım :)) böyle iyi yani.sana keyifli okumalar diliyorum.berfin seni bu konuda üzmeyecek eminim.kocamaaan öpüyorum seni.

      Sil
  4. ayyyy tess ablayı tüyapta gördüm öle şeker kiiii. bu canileri nasıl yazıyo yaa :)

    YanıtlaSil

yorum yazan parmaklar incinmesin:)